Avatar - Sri Ramakrisna Paramahamsa. Turkce

   
SEVGILI SRI RAMAKRISNA

        Avatar Sri Ramakrisna Paramahamsa. Bu Yuce Sonsuz Ruha sahip olan Varligi, bu Yuce Tanrisal insanin Kim oldugunu ve onun Yuceligini ifade etmek icin onun onuruna layik kelimeler yok insan dillerinde. Evrenin Sonsuzlugunda kayip olan bizim kucuk Dunya gezegenimizde ona Ramakrisna Paramahamsa adi verilmisti. Paramahansa – Kozmik Sonsuzlukta Hansa -“Kutsal Bilge” kusu gibi ucan bir Ruh demek. Ama onun cocuk adi – Gedadhar idi. Visnu Tanri’nin insan olarak dogusuna ise Avatar denir. Avatarin Ne veya Kim oldugunu, Gercegi bilen Ramakrisna kendisi en iyi sekilde soyle anlatiyor:
“Avatar her zaman Tektir. Bir zaman burada, baska zaman orada, Krisna, Isa vb. gibi cesitli isimleri alip ortaya cikan Yuce Varlik hep aynidir.”

Unlu Fransiz yazari Romain Rolland “Ramakrisna’nin Hayati” kitabinda onun dogusunu soyle anlatiyor: “Hindistan’da, Bengal’de, pirinc tarlalari ile cevrilmis Kamarpukur koyunde cok fakir bir brahmin ailesi yasiyormus. Soyadlari Catopadyaya olan kari koca cok temiz kutsal bir hayat yasiyorlarmis ve Yuce Kahraman Rama’ya tapiyorlarmis. Babasi Kudiram cok nadiren bulunan bir durustluge sahipmis. “Onu Tanrilar ziyaret ediyorlardi. Altmis yasinda bir ihtiyar oldugu zaman o, Visnu Tanri’nin ayak izleri bulunan kutsal Gaya’ya hacca gidiyor. “Yuce Kurtarici” ona gece geliyor ve diyor: “Insanligi kurtarmak icin Ben tekrar hayata geliyorum.” Ayni anda Kamarpukur’da tek basina uyuyan  (Kudiramin) esi Candramani, kendinin Tanri’nin ellerinde oldugunu hissediyor. Onun basit evinin karsisinda olan Siva Tapinaginda onun gozlerin onunde birden Tanrinin imaji canlaniyor. Parlak beyaz bir Isin onun icine giriyor. Guclu ve coskun etki altinda kalan Candramani bayiliyor. Kendine geldiginde o – Tanri’nin avi - artik hamile idi. Esi eve dondugunde onu cok degismis bir halde buluyor. Candramani farkli sesler duyuyordu. O icinde canli Tanriyi tasiyordu.” Cocuk 18 subat 1836 yilinda doguyor. Iste onu Dunya sonra Avatar Ramakrisna adi ile taniyor.
 
Bir gun Vivekananda Guru’ya - kendisinin Hocasi olan Ramakrisna’ya insanligin tum caglarinin sorusu olan soruyu soruyor:

-         Efendim, siz Tanriyi gordunuz mu?
          Ramakrisna ona soyle cevap veriyor:
-         Evet oglum, ben O’nu gordum. Gercekten ben seni onumde gordugum gibi O’nu  goruyorum. Ama ben Tanriyi seni gordugumden daha aydin ve net goruyorum ve sana da gosterebilirim!
 
Ramakrisna kendi ogrencilerine soyle diyordu:
-         Ben tum dinleri uyguladim: Hinduizmi, Islami, Hristiyanligi ve Hinduizmin cesitli farkli yollarini takip ettim. Ve ben buldum ki; tum dinler cesitli yollarla tek ve ayni Tanri’ya yaklasiyorlar… ben goruyorum ki insanlar din adina birbiri ile dusmanlik yapiyorlar. Onlar anlamiyorlar ki; Kimin adi Krisna ise, O’na Siva da diyorlar, veya Ilk Enerji, veya Isa, veya Allah. O binlerce Adlara sahip olan Tek Rama’dir.
Oz Ruh daima aynidir, O’nun sadece adlari farklidir. Herkes ayni Yuce Oz Varligi ariyor, degisen sadece iklimler, heyecan ve isimler… Herkes kendi yolunda gitsin. Eger onun Tanriya ulasma istegi icten ve cok guclu ise, merak etmesin, o Tanriya ulasacaktir.
 
Ramakrisna’nin Buyuk Yureginde – Maya (Evren, dunya ve akil illuzyonu) ve Realite (Yuce Gercek Boyutu), sonsuz Maddi Doga–Anne ve Mutlak Ruh–Baba gibi Varliligin en buyuk karsit kategorileri en somut bir sekilde Buyuk bir Sentez icinde Birlesiyorlar.
 
“Evet, benim Mukaddes Annem (Alem Annesi’nin sifatlarindan biri olan - Kali Tanricasi) Mutlaktan baska hic bir sey degildir. O ayni zamanda hem tek, hem cogul, hem de teklikten ve cogulluktan daha yuksek ve ustundur. Benim Mukaddes Annem soyluyor: “Ben – Evrenin Annesiyim, Ben Vedanta’nin Brahman’iyim ve Upanisadlarin Atman’iyim. Iste Ben Brahman olarak her seyi ayri ayri yarattim. Iyi ve kotu isler Bana itaat ederler. Tabi Karma Kanunu da var. Ama onun Hukumdari Benim. Kanunlarin Yaratilisi ve degisimi bana aittir. Karmayi, Iyi ve Kotu her seyi Ben yonetiyorum. Bana geliniz ve Ben sizi bu Dunya’nin icinden, tum varliklarin Okyanusunun icinden goturecegim… Eger isterseniz Ben size Mutlagin Bilgisini de verebilirim… Siz kendi “ben’inizden” ve Benden ayrilamazsiniz. Mutlagi ogrenip O’nunla Birlesenler bile Benim istegimle Bana donuyorlar, evladim.” “Benim Mukaddes Annem – Ilk Tanrisal Enerjidir – O her yerdedir. O ayni zamanda her seyin ve her olayin icinde ve disindadir, Evreni Yaratan O’dur. Ve Evren Onu Kendi Yureginde tasiyor.”
 
Iste boylece anlasiliyor ki, hangi nedenle Hindistan’da Yuce Tanriya, Baba degil de, daha cok Anne, Yuce Anne (Alem Annesi) derler. Bugun bunu anlami ve onemi cok daha artmistir, cunku Hint efsaneleri ve ogretilerine gore Kova Cagina giren insanligin 6. Kok Irki - Alem Annesinin ve Kadinlarin Irki diye adlandirilmistir. Ve bu gecis Doneminde de insanligi kurtaran Alem annesi ve kadinlar olacaktir.
 
“Djiva – Siva’dir, canli varligin Ozu olan Yuregi – Tanri’dir, diyor Ramakrisna. Kim Onun icin acimaktan soz eder? Ona acimaya gerek yok, ona sadece hizmet etmek gerek. ;nsanin icinde Yureginde Canli Tanri’yi gorerek Ona hizmet etmek gerek. Her ;nsanin icinde Canli Tanri vardir, ama her bir insan Tanri’nin icinde degildir. Iste bu nedenle onlar istirap cekiyorlar.” diyordu Ramakrisna.
Yuce Tanri ile tamamen Birlesen Ramakrisna soyle diyordu: “Insan tam aydinlikla Tanrinin yollarini bilemez. Ama Ben goruyorum ki; tum ucu de – kurban, kurbanin basinin koyuldugu yer ve kilici ile o kurbani kesen – hep ayni Yuce Ruh. O... nasil bir goruntudur bu…”

Sri Ramakrisna Paramahamsa’nin Yuregi insanlik icin her zaman Buyuk Sevgi ile doludur. Tum zamanlarin ve halklarin En Buyuk Sevgi Hocasi olan O, Tanrisal Sevgi’nin ta Kendisidir! Iste O’dur - yuzyildan yuzyila Kendini insanlar icin ve tum canlilar icin sonsuz defa kurban eden – O’dur oyle bir Tanrisal Yuce Sevgi!

Ama: “Insanligi kurtarmak icin tekrar hayata gelen Tanri’nin Kurbani, ne kadar olcusuz, muazzam ve Buyuk oldugunu hic kimse bilemez” diyordu Ramakrisna.
 
 Avatar olan O Yuce Yuregin, tekrar ve tekrar, yuzyildan yuzyila ve gunden gune, karanlikta kalan sayisiz cok insanlar ve canlilar icin Kendini veren O’nun Kurbaninin ne kadar Buyuk oldugunu biz asla bilemeyiz.
Ramakrisna Paramahamsa’ya sevgi ve saygilarini gostermek icin ve Yuce Ruhun Kahramanligina siginmak icin insanlar tum Dunya’dan Kalkuta’nin yanindaki Daksinesvar’a yola cikiyorlar veya kendi yureklerini Ona Yonlendiriyorlar… Ne kadar Guzel ki – Dunya’da Unutulmayan Yucelik var – Buyuk Yurek Isigi!.